R10 Moderatörü Yeniceri Kimdir?

“Kim ya bu adam?” “Kim bu ukala?” “Kendisini ne sanıyor?” “Bu atarları giderleri kime?” “Çıksın bakalım karşıma, anasından emdiği sütü burnundan getireyim” dediğiniz kişi kim?

Kendisini birazcık tanırım, size ondan bahsedeyim. Aslında çok önemli biri değil. Sokakta yürüyen bir adam, “abi karpuz tatlı mı” dediğiniz bir manav, “abi şuradan bir öğrenci al” dediğiniz otobüs şoförü, “bana 250 gram kıyma” dediğiniz bir kasap kadar sıradan biri.

Zaten aslında hepimiz öyle değil miyiz? Hangimizin hangimize üstünlüğü var ki? Bu dünya Sultan Süleyman’a kalmadı değil mi? Üç günlük dünyada kırmaya kırılmaya, aşağılamaya, üstünlük taslamaya değer mi?

Neyse lafı uzatmadan size o gıcık olduğunuz Yeniceri’den bahsedeyim. İzmir Karşıyaka doğumlu olan Yeniceri, bugün itibariyle 44 yaşında, boşanmış, 11 yaşında bir kız babasıdır. 1998 senesinde Simav Anadolu Öğretmen Lisesi’ni, 2002 senesinde Pamukkale Üniversitesi Fen Bilgisi Öğretmenliği’ni bitirmiştir. 2004 senesinde KPSS sınavından 84 almasına ve Türkiye’de 173 bin kişi içinde ilk 1700 kişi içerisine girmesine rağmen atanamamış ve 2005 senesinde 307. kısa dönem olarak askere gitmiştir.

Askerliğini Kocaeli ilinin Kandıra ilçesinde bulunan 1. Piyade Taburu’nda yaptı. Burası sürgün yeri olmasıyla bilinir. Normal hayatlarında sabıkası olanların askerlik yaptığı bir yerdir. Hatta kendisi kısa dönem olarak gittiğinde, bölük komutanı ona;” Olum sen ne bok yedin de buraya geldin” dedi. O da “Komutanım bir suçum olsa kısa dönem olarak askerlik yapamazdım” cevabını verince komutanı, “olum Allah yardımcın olsun” dedi.

Anlayacağınız 6 ay zor bir askerlik dönemi geçirdi. 2006 senesinin Mayıs ayında terhis oldu ve evine döndü. Aynı senenin Ekim ayına kadar anketörlük, tezgahtarlık, garsonluk gibi çeşitli işler yaptı. Ancak daha sonra sınavlara girdi ve hayatına o zamandan beri devlet memuru olarak devam ediyor.

Gelelim webmaster hayatına.

1996 senesinde internet ile tanıştı. O zamanlar ne bilgisayarı ne de interneti vardı. Halasının oğlunun evinde ilk kez görmüştü. Kuzeninden izin istedi ve bilgisayarın başına oturdu. Mirc diye bir program vardı. O programda karşı cinsten insanlarla sohbet ediyordun. Cem de öyle yaptı. Bu belki de hayatında yaptığı en büyük hatalardan biri oldu.

2007 senesine kadar, interneti sadece sörf ve flört amaçlı kullandı. 2007 senesinde Divxm.net ile tanıştı. Burası aşırı aktif bir forum sitesiydi. Burada moderatörlükten başlayıp, adminliğe kadar yükseldi. Fakat o zamanlar çıkan telif yasaları sonrası, bu web sitesi ile ilişkisine son verdi.

Bu dönemde Tripod.com isimli web sitesinde, kendi kişisel bloğunu oluşturdu. Hatta birkaç web sitesi kurdu ama tat vermedi.

2009 senesinin başında, internette tesadüfen biriyle tanıştı. Frmsanal.com isimli web sitesinin sahibiydi bu. Birlikte bu siteyi işlettiler. Fakat bir şeyler eksikti, yeterli gelmedi.

İlk web sitesini, 2010 senesinde Yahsicazibe.tv sitesi ile yaptı. Yahşi Cazibe dizisini çok seviyordu ve fan sitesi açtı. Bu ona moral olmuştu. Çünkü gayet güzel bir ziyaretçi sayısına ulaşmıştı.

2010 senesinde İyinet.com’u buldu. Burada moderatörlükle başlayıp, adminliğe kadar yükseldi. Hatta şu an forumda bulunan bazı kategorileri kendisi açtı.

2011 senesinin sonlarına doğru, İyinet.com da yeterli gelmedi. O sıralar insanların ağzında “R10.net” diye bir site vardı. Oraya üye oldu. Gerçekten hareketli bir yerdi. O zamanlar Radmin yönetiyordu forumu, ha bir de yardımcısı Labidu. Fakat bu çok kısa sürdü. Labidu afaroz edildi ve yönetim Ersan isimli bir elemana devredildi. Uzaklaştırılan insanlardan para istendiği bir döneme evrildi forum.

Neyse ki çok uzun sürmedi. Radmin belki de hayatının en doğru kararını vererek forumun yarısını Coşkun Çetin’e devretti. Coşkun Çetin’in forum yönetimini almasıyla, Cem de forum yönetimine girdi ve tarihler 2012’yi gösteriyordu.

Cem o tarihten itibaren forumun şikayet kategorisinde görev aldı. Geriye dönüp bakıldığında, yaklaşık 12 sene oldu. Bu süre içinde binlerce kişinin sorununu çözdü. Bu binlerce kişiden tek kuruş almadı. Tam aksine, binlerce tehdit, binlerce küfür aldı. Bu tehditleri, küfürleri kimse bilmiyordu. Çünkü onlara göre bu iş çok kolaydı. Ama yine de bundan vazgeçmedi.

2012 senesinde evlendi ve 2013 senesinde dünyanın en tatlı, en güzel, en sevimli kızının babası oldu 🙂

Eveeeetttt. Şimdi diyorsunuz ki, bu adam mükemmel mi? Elbette değil. Kim mükemmel olabilir ki? Benim tanıdığım mükemmele en yakın insan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk‘tür.

Forum kültürü farklıdır. Özellikle forumun mahkemesini yönetiyorsanız, ciddi olmak zorundasınız. Düşünsenize, bir mahkemeye çıkıyorsunuz ve hakim size “naber lan” diyor. O mahkemeye saygınız kalır mı?

Cem’i, onu yakından tanıyanlara sorun. Forumda yazdıkları ya da yaptıklarına göre değerlendirmeyin. Çünkü o böyle olmasa, şikayet kategorisi bu kadar ciddi bir yer olmazdı ve binlerce kişi hakkını alamazdı. Lütfen bunu unutmayın.

Sonuç olarak; R10.net sitesinin moderatörü Yeniceri’yi sert, ukala, kendini beğenmiş biri olarak görüyor olabilirsiniz. Aslında haklısınız, dışarıdan öyle görünüyor. Ancak öyle görünmese ya da öyle davranmasa, mağdur edenlerin birçoğu, mağduriyetleri gidermezler, bunu da unutmayın.

Aslında şimdi bakıyorum da, parayla bile çekilecek eziyet değil bu. Düşünsenize birisi biri hakkında şikayet oluşturuyor. Sayfalarca yazı yazıyor. Sonra şikayet ettiği kişi yine sayfalarca yazı yazıyor. O ona veriyor veriştiriyor, diğeri ona verip veriştiriyor. Siz hepsinin yazdığını tek tek okuyorsunuz. Konu hakkında bilginiz yoksa, bilgisi olan birine danışıyorsunuz. O kişiden nötr cevap geliyor. Sonra mesajları tekrar okuyorsunuz. Çünkü hak yemek istemiyorsunuz. Zor da olsa bir karar veriyorsunuz. İstediğini elde edemeyen size mesaj atıyor ve taraf tuttuğunuzu söylüyor. Bu da yetmiyor, forumda konu açıyor ve sizi hedef haline getiriyor? Ne için? Hiçbir zorunluluğunuz olmamasına rağmen insanlara yardım etmek istediğiniz için. Bir an gözlerinizi kapatın ve kendinizi bu pozisyonda hayal edin.

İşte R10.net’te yönetici olmak böyle bir şey..

Şimdi birkaç şey eklemek istiyorum. Buraya kadar az çok anlamışsınızdır nasıl biri olduğumu ama bazı şeyleri içimde tutmak da istemiyorum. Forumda bunları yazmak istemedim. Burası benim özgür alanım olduğu için, burada yazdıklarımdan sadece ben sorumluyum.

Paranın döndüğü işlerde, rüşvet de çokça döner. Haliyle bize de dolaylı yönden bu tür teklifler geldi ve gelmeye devam ediyor. Direkt olarak isimlendirilmiyor ama çocuk değiliz, elbette anlıyoruz. R10.net, Türkiye’de eşi benzeri bulunmayan bir platform. Bunu hepimiz biliyoruz. Burada bilgi paylaşımın yanında, yüzbinlerce liralık ticaret dönüyor. Bu sebeple bazı kişiler, bizimle birlikte iş yaparak, bazı kurallardan muaf olmak istiyorlar.

Bugüne kadar bana en az 20 kez ortaklık teklif edildi. Aslında bir devlet memuru olarak reddedemeyeceğim tekliflerde bulundular. Aylık aldığım maaşın 10 katını teklif edenler oldu. Ev ya da araba vaat edenler oldu. Fakat daha önce de söylediğim gibi, onlara sadece şunu sordum; Ne iş yapacağız? Yaptığımız iş yasal mı? Garanti verecek miyiz? İnsanlar mağdur olursa arkalarında duracak mıyız?

Çok şükür yasadışı bir iş teklif eden olmadı. Fakat hiç kimse garanti vermeye yanaşmadı. Bu sebeple kimsenin teklifini kabul etmedim. Yıllardır forumun “Savcısı” rolüne soyunmuş olan biri olarak, garanti ya da telafi olmadan bir iş yapamazdım.

Ben biriyle bir ticaret yapıyorsam, o ticaretten herkes memnun ayrılmalı. Aksi halde inanın gözüme uyku girmiyor. İçimde sürekli bir sıkıntı oluyor. Bunu nereden biliyorsun diye sorabilirsiniz, hemen söyleyeyim. Yaklaşık 7-8 sene önce oldukça aktif bir Facebook sayfam vardı. Bunu güzel bir ücrete sattım. Fakat alan kişi yaklaşık 1 hafta sonra geldi ve bana, sayfanın çok pasif olduğunu, etkileşimin çok düşük olduğunu söyledi. Ben de ilk etapta ona, istatistikler neyse onu söylediğimi ilettim. Bir şey demedi. Fakat içime kurt düştü. Birkaç gün o kişinin haklı olabileceği düşüncesi içimi kemirdi. Daha sonra sayfaya bir bakayım dedim. Meğerse o sayfaya 1.5 yıldır içerik girmemişim. Haliyle aktiflik bitmiş. Sonra mesaj yazıp özür diledim ve ödemesini iade edip sayfayı geri aldım. Aslında bununla alakalı şikayet konusu açılsa, iade yapılması yönünde karar vermezdim. Çünkü alıcı son paylaşımı kontrol etmelidir. Ancak söz konusu ben olunca, iade ettim işte…